Bontena Brand Network
Sosyal Medyada Bontena
Bontena Brand Network Official Facebook Account Bontena Brand Network Official Instagram Account Bontena Brand Network Official Twitter Account Bontena Brand Network Official Pinterest Account
© 2023 Bontena Brand Network. Tüm Hakları Saklıdır.

Seyahat - Makale

Anadolu'nun Tarihi Mirasları: Ani Antik Kenti ve Arkeolojik Alanı

Pek çok farklı medeniyete, kültüre, ve dine ev sahipliği yapmış olan Ani Antik Kenti, İpek Yolu'nun Anadolu'ya giriş kapısı olması nedeniyle, uzun yıllar boyunca bölgesindeki en büyük ve gelişmiş şehirdi. Gelin şu andaki hali ile Ani Arkeolojik Alanı'nı yakından tanıyalım.

Çarşamba, Mayıs 6, 2020
Anadolu'nun Tarihi Mirasları: Ani Antik Kenti ve Arkeolojik Alanı

Anadolu'nun Tarihi Mirasları: Ani Antik Kenti ve Arkeolojik Alanı

Seyahat - Makale

Bontena Seyahat

Kars ilimizin güneydoğusunda, Arpaçay Nehri'nin batı kıyısında bulunan Ani Antik Kenti, derin bir tarihi ve kültürel geçmişe sahiptir. Günümüz Kars şehir merkezinden 42 km mesafede yer alan Ani harabeleri, konumu itibari ile büyük öneme sahiptir. İpek Yolu'nun Anadolu'ya giriş noktası olan Ani Antik Kenti’nin geçmişi bronz ve demir çağına kadar uzanmaktadır. Ani Arkeolojik Alanı'nın merkezi yapısını oluşturan İçkale, Karsaklılar tarafından dördüncü yüzyılda inşa edilmiştir. İpek yolunun etkisi ile Ani kenti, bir çok kültürlü ticaret kenti haline gelmiştir.

961-1045 yılları arasında Ermeni Bagratuni Krallığı'nın başkentliğini yapmış olan Ani, en ihtişamlı dönemini de bu zaman diliminde yaşamıştır. Bu dönemde nüfusunun 100.000 civarı olduğu düşünülmektedir. Bizans İmparatorluğu'nun, 1045 yılında Ermeni Bagratuni Krallığı'nı yıkması ardından, 1064 yılında Selçuklu Sultanı Alparslan bölgedeki istikrarı sağlamış ve kenti ele geçirmiştir. Batıya ilerlemeyi sürdüren Selçuklu, bölge hakimiyetini Şeddadi Beyliği'ne bırakmış, ve Ani kentinin kültürel çeşitliliğinin önemli bir kaynağı olan ikinci dönem başlamıştır. Ardı ardına, Gürcü Krallığı, Moğol İlhanlılar'ı, Celayirli Devleti, Karakoyunlu Devleti, ve Timur İmparatorluğu şehirde hüküm sürmüştür. Şehirdeki son yerleşik nüfusun, 1535 Osmanlı-İran savaşı ardından Ani Antik Kenti tamamen terk ettiği düşünülmektedir.

Politik, kültürel, ve ekonomik açıdan döneminin en önemli şehirlerinden bir tanesi olan tarihi Ani kenti, mimari açıdan, bölgede hüküm sürmüş pek çok medeniyet ve dinin eserlerini halen barındırmaktadır. Doğal afetler ve yüzyılların aşındırıcı etkisi haricinde, Ani Arkeolojik Alanı, büyük ölçüde dönemin eserlerinin korunduğu bir bölgedir. Pagan, Hıristiyan ve Müslüman kültürlerin her birinin derin izlerini taşıyan Ani Antik Kenti’nin yedi kapısı vardır. Orta Kapı, Çifte Beden Kapısı, Acemoğlu Kapısı, Mığmığ Deresi Kapısı, Divin Kapısı, Hıdırellez Kapısı, ve şehrin batıya açılan tek kapısı olan Suyolu kapısı, Ani kentinin bazı yerlerinde yüksekliği 8 metreye ulaşan 4.500 metrelik surlarının üzerinde bulunurlar. Ani Antik Kenti, doğal olarak korunan bir plato üzeride yer alır ve bu da Ani harabelerinin günümüze kadar ulaşmış olmasını sağlamıştır.

Yerleşim binaları, sosyal binalar, ibadethaneler, ve askeri binaların birarada bulunduğu Ani Arkeolojik Alanı, eşsiz eserlere ev sahipliği yapmaktadır. Ani Antik Kenti’nin merkezinde bulunan büyük pazar yerleri, Ani’nin döneminde ne kadar etkin bir ekonomik rol oynadığını tekrar kanıtlamaktadır. Mimari eserlerdeki işçilik ve detaylar da, bu kadar uzun süre boyunca korunmuş bir örneğine daha rastlamanın zor olduğu tarihi değerlerdir.

Bölgedeki ilk kazılar 1892 yılında başlamış ve Ani Antik Kenti'nin barındırdığı miras teker teker ortaya çıkmıştır. Ani Antik Kenti’nde, yüzeydeki güzelliklerinin yanı sıra, 823 yapı ve mağaradan oluşan bir yeraltı şehri de vardır. Varlığı ortaya çıkan yeraltı şehri ile Ani, "Gizemlerin Şehri" olarak da tanınır hale gelmiştir.

Ani Arkeolojik Alanı, 78 hektar büyüklüğünde bir alanı koruma altına almıştır. Tescil edilmiş 21 esere ev sahipliği yapan Ani Arkeolojik Alanı'nda bazı eserler tarihi ve kültürel değerleri nedeni ile büyük ilgi çekmektedir. Bu da Ani Arkeolojik Alanı'nın, 2016 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmesini sağlamıştır.

Ani Arkeolojik Alanı, Anadolu İslam tarihi açısından da büyük bir değer barındırmaktadır. Türkler'in Anadolu'ya girdikten sonra inşa ettikleri ilk cami olan Ebu'l Menuçehr Camii, Ani'de bulunmaktadır. İnşa edildikleri tarihten yüzyıllar geçmiş olmasına rağmen Ani Arkeolojik Alanı'nda varlıklarını sürdüren diğer önemli eserler de, Ani Katedral'i, Dikran Honentz Kilisesi, Abugamir Pahlavuni Kilisesi, Halaskâr (Amenaprgiç) Kilisesi, Zakare Mkhrgrdzeli'nin Kızlar Kilisesi, ve Şehir Suru olarak sayılabilir.

Ani Arkeolojik Alanı'nı, yani diğer bilinen adı ile Ani Harabeleri’ni ziyaret etmek, tarihin derinliklerine yapılmış bir yolculuk gibi. Bronz çağından, 16'ıncı yüzyıl'a kadar farklı çağların eserlerini bir arada görebileceğiniz Ani Arkeolojik Alanı, tanınmayı hak ediyor olmasına rağmen pek tanınmıyor olsa da, Anadolu'nun en önemli tarihi miraslarından bir tanesidir.




© Tüm hakları saklıdır 2023.

Bontena.com internet sitesinde kullanılan ve adı geçen her türlü materyalin (marka, resim, logo vb) hakları hak sahiplerine aittir.