Anadolu'nun Tarihi Mirasları: Zeugma Antik Kenti ve Mozaik Müzesi

Seyahat - Haber

Bontena Seyahat

Zeugma'nın tarihi MÖ 300 lü yıllara uzanır. O tarihte tüm dünyayı fethetmek arzusunda olan ve Dünyalar Fatihi olarak tarihe geçen Büyük İskender'in doğu seferlerinde ziyaret edilen bir noktadır. Fırat Nehri'nin kıyısında yer alan Zeugma kenti Büyük İskender'in komutanlarından Selevkos Nikator tarafından kurulmuştur. Kurulduğu tarihte komutan hem kendisini hem de kenarına kurduğu Fırat Nehri'ni onurlandırmak için şehre Selevkos Euphrathes adını vermiştir. Selevkos nehrin karşı tarafına da eşi için bir şehir kurup, buranın da adını Apama koymuştur. Bu iki şehri de birbirine bağlamak için bir köprü yaptırmıştır. MÖ 1. yüzyılda şehrin hakimiyeti Roma İmparatorluğuna geçmiş ve Roma'lılar şehrin adını köprü başı / geçit anlamına gelen Zeugma olarak değiştirmişlerdir. Şehir bu tarihten sonra Zeugma olarak anılmıştır.

Bir geçit olarak kullanılması ve ana yollar üzerinde yer alması sanatsal ve ekonomik olarak gelişmesine ve bölgesindeki en önemli şehirlerden birisi olarak varlığını sürdürmesine yardımcı olmuştur. Bölgedeki Kommagene Krallığı'nın en büyük dört kentinten birisi olarak Sasaniler tarafından işgal edilip yıkılıncaya kadar önemini korumuştur. Sasaniler tarafından nerede ise yerle bir edilen şehir bir daha eski ihtişamlı dönemlerine kavuşamamıştır.

Tarihi boyunca büyük yerleşim binalarına sahip olan Zeugma, farklı kültürlere ev sahipliği yapmasından ötürü, farklı geleneklerin kültürel miraslarına sahiptir. Geç Antik Dönem kiliselerine, Erken Süryani ve Hristiyan ikonografisine sahip eserlere ev sahipliği yapan Zeugma Antik Kenti tüm dünyadan hem arkeologlar ve üniversite araştırmacılarına hem de turistik ziyaret için gelenlere kültürel ve sanatsal bir ziyaret yapabilme imkanı tanır.

Son dönemin en önemli arkeolojik kazılarından birisi olan Zeugma Antik Kenti'nde yer alan devasa boyuttaki villaların içerisindeki binlerce metrekarelik mozaikler ve Roma dönemi heykelleri Zeugma Mozaik Müzesi'nde sergilenmektedir. Bu mozaik eserlerinin tamamı ile ustalık eserleri olduğu ve kimi desenlerin 500.000 den fazla parçadan oluştuğu bilinmektedir. Çıkarılan 2.500 metrekarelik mozaikler o çağda sanatın ne kadar ileride olduğunu gösterir.

Zeugma Mozaik Müzesi'nin en çok merak edilen eseri diğer eserlere göre daha küçük bir parça halinde keşfedilen M.S. 2'nci yüzyıl tarihli Maenad ya da daha bilinir adıyla Çingene Kızı Mozaiği'dir. Maenad Villası'nın yemek odasının tabanını süsleyen bu mozaikteki kızın gözlerinde ki mahsun bakış Louvre Müzesi'nde sergilenen Mona Lisa'ya benzetilmektedir. O nedenle de Zeugma'nın Mona Lisa'sı olarak kabul edilir.

Zeugma Mozaik Müzesi, Dünya'nın en büyük ikinci mozaik müzesidir. 2014 yılına kadar Dünya'nın en büyük mozaik müzesi iken bu tarihte birinciliği Hatay Mozaik Müzesine devretmiştir.

Zeugma Antik Kenti ve Mozaik Müzesi her gün ziyarete açıktır.